
İşitme kaybı tiplerini 5 temel grupta ele almak mümkündür.
İletim tipi işitme kayıpları, dış ve orta kulak fonksiyonlarının bozulması sonucu ortaya çıkan işitme kayıplarıdır. Genellikle tıbbi ve cerrahi olarak tedavi edilebilir. Tedavinin başarısız olduğu durumlarda işitme cihazına gerek duyulur. Atrezik kulak kepçesi, buşon, stenoz, yabancı cisim, eksternal otit, karsinomlar, kulak zarı hastalıkları, orta kulak hastalıkları, östaki kanalı hastalıkları iletim tipi işitme kaybına neden olabilmektedir.
Sensorinöral işitme kayıpları: İç kulakta veya iç kulaktan beyin kabuğuna kadar olan işitsel yolda meydana gelen bozulmalar sonucunda ortaya çıkan işitme kayıplarıdır. Meniere sendromu, akustik travma, kafa travması, ototoksik ilaçlar, viral enfeksiyonlar, presbiakuzi (yaşlılıkla birlikte gelişen işitme kaybı), vestibuler schwannoma (beyinsapı tümörü) vb patolojiler sensorinöral tip işitme kayıplarının en sık görülen nedenlerindendir.
Mikst tip işitme kayıpları, iletim ve sensorinöral patolojilerin aynı kulakta oluşması sonucunda gözlenen işitme kayıplarıdır. Genellikle orta kulağın müzmin iltihapları bu tip işitme kaybından sorumludur.
Fonksiyonel işitme kayıpları, organik kökeni olmayan, emosyonel ya da çıkar sağlamaya yönelik olarak beliren işitme kayıplarıdır.
Santral işitme kayıpları ise genel olarak koklear çekirdekler ve işitsel korteks arasında özellikle iki taraflı tutulum sonucunda ortaya çıkan işitme bozukluklarıdır. Oldukça nadir olarak rastlanır
Çocuğumuzda İşitme Kaybı Olduğunu Nasıl Anlarız?
Çocuğunuzun işitme kaybının olup olmadığının belirlenmesi
Çocuğunuzun işitme kaybı olduğunu düşünüyorsanız haklı olabilirsiniz. Aşağıdaki kontrol listesi, çocuğunuzun bir işitme kaybı olduğunun belirlenmesinde yardımcı olacaktır. Her maddeyi dikkatlice okuyun ve sadece size, ailenize veya çocuğunuza uyan faktörleri dikkate alın.
Çocuğunuzda işitme kaybı olup olmadığını anlamak için aşağıdaki maddeleri inceleyin
- Hamilelik sırasında anne kızamıkçık ve benzeri viral bir enfeksiyon veya ağır bir grip geçirdiyse,
- Hamilelik sırasında anne alkollü içecek tüketiyse,
- Yenidoğan (doğumdan ilk 28 güne kadar olan dönemde)
- Yenidoğanın doğum kilosu 1500 gramdan düşükse,
- Yenidoğan yüz ve kulaklarının görüntüsünde herhangi bir anormallik varsa,
- Yenidoğan doğumda sarılığı oldu ve kan değişimi uygulandıysa,
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde beş günden fazla kaldıysa, damardan iğne ile antibiyotik aldıysa menenjit geçirdiyse,
Ailede
- Yeni doğan bebeğin anne ve babasında veya onların ailelerinde, erken yaşlarda belirmiş kalıcı işitme kaybı olan bir veya daha fazla birey varsa
- 29 gün ile 2 yaş arasındaki dönemde,
- Bebek damardan antibiyotik aldıysa,
- Bebek menenjit olduysa,
- Bebek nörolojik bir bozukluk geçirdiyse,
- Bebekte kulaktan kanama olduysa veya kafatası kırığı olan ciddi bir yaralanma geçirdiyse
- Bebek 3 aydan fazla süren, kulakta sıvı varlığıyla seyreden kulak iltihabı olduysa
- Çevreye Cevap Verme ( konuşma ve lisan gelişimi)
- Yenidoğan (doğumdan 6 aya kadar olan dönemde)
- Bebek beklenmedik zamanda gelen yüksek sesli gürültülerle irkilmiyor, hareket etmiyor, ağlamıyor veya her hangi bir şekilde tepki vermiyorsa,
- Yüksek sesli gürültülerle uyanmıyorsa,
- Kendiliğinden sesleri taklit etmiyorsa,
- Seslenince sakinleştirilemiyorsa,
- Başını annesinin sesine doğru çevirmiyorsa,
- Küçük bebeğim ( 6 ay-12 aya kadar olan dönemde)
- Sorulduğunda tanıdık kişi veya eşyaları gösteremiyorsa,
- Konuşma sesi çıkarmıyor ya da konuşma sesi çıkarmayı bıraktıysa,
- 12 aylıkken, “el salla” ,”elini çırp” gibi basit sözel komutları dinlemekle anlamıyorsa,
- Büyük bebeğim (13 ay-2 yaş )
- Hafif bir sesle ilk seslenişte doğru yöne dönmüyorsa
- Çevreden gelen seslere duyarsızsa
- İlk seslenişte cevap vermiyorsa,
- Sese cevap vermiyor veya sesin nereden geldiğini anlıyamıyorsa,
- Tanıdık insanlar ve evde çevresindekiler için basit kelimeleri kullanmaya ya da taklit etmeye başlamadıysa,
- Yaşıtları gibi ses çıkarmıyor ve konuşamıyorsa,
- Normal ses yüksekliğinde televizyon seyretmiyorsa,
- Anlama ve iletişim için kelimelerin kullanımında yeterli gelişmeyi göstermiyorsa
Yukarıdaki dönemlere göre yazılmış maddelerden bir yada daha fazlasının çocuğunuzda olduğunu düşünüyorsanız mutlaka çocuğunuzun işitme değerlendirmesi için bir işitme taraması merkezine götürünüz.
Ne Yapmanız Gerekir?
Bu göstergelerden bir veya daha fazlasını saptadıysanız, çocuğunuzda işitme kaybı olasılığı mevcuttur. Çocuğunuzda bu göstergelerden bir veya daha fazlası varsa, çocuğunuzu kulak muayenesi ve işitme testine götürmeniz gerekir. Bu herhangi bir yaşta, doğumdan hemen sonra bile yapılabilir.
Bu faktörlerden hiçbirini belirlemediniz, fakat çocuğunuzun normal duymadığından şüpheleniyorsanız, çocuğunuzun doktoru endişelenmiyorsa bile çocuğunuzun işitmesini test ettirin.
Testin sonucunda kaybedilen hiçbir şey yoktur, işitme kaybı olmadığı anlaşılsa bile yapılan testin bebeğinize bir zararı olmaz. Ne var ki, çocuğunuzda işitme kaybı varsa, geç tanı konması konuşma ve lisan gelişimini etkileyebilir.
Bu kontrol listesi maddelerinin hiçbiri bulunmasa bile işitme kaybı mevcut olabilir.
Bebeklik döneminden itibaren çocuklarda farklı derecelerde işitme kaybı olabilir. Sizler bebeklerinizdeki işitme kaybını keşfedecek kişilersiniz. Çünkü onlarla en fazla vakit geçiren sizsiniz. Eğer herhangi bir zaman bebeğinizin işitme kaybı olduğunu düşünürseniz bunu mutlaka konunun uzmanı olduğu bilinen doktorunuzla görüşün.
Bebeğinizin duyması profesyonel olarak herhangi bir yaşta test edilebilir. Bilgisayarlı işitme testleri yenidoğanları taramayı mümkün kılar. Bazı bebeklerin diğerlerine göre ortalamadan daha fazla işitme kaybı olasılığı vardır. Bu listedeki herhangi bir maddeyi belirlerseniz, mümkün olan en kısa zamanda çocuğunuza işitme testi yaptırmalısınız.
Okula başlamadan önce tüm çocuklara işitme testi yapılmalıdır. Bu anne, baba veya çocuğun farketmediği hafif işitme kayıplarını ortaya koyabilir. Tek kulaktaki bir kayıp bu yolla saptanabilir. Böyle bir kayıp, belirgin olmasa da konuşma ve lisanı etkileyebilir.
İşitme kaybı kulak kiri veya kulakta sıvı birikmesinden bile kaynaklanabilir. Bu tipte geçici işitme kaybı olan bir çok çocuğun, ilaç tedavisi veya küçük bir cerrahiyle işitmesi düzeltilebilir.
Geçici işitme kaybının tersine bazı çocukların kalıcı nitelikte iç kulak kökenli işitme kaybı bulunabilir. Bu çocukların çoğunluğunun bir miktar kullanılabilir işitmesi olur. Çok azı tamamen sağırdır. Erken teşhis, erken işitme cihazı uygulanması ve özel eğitim programlarına erken başlamak, çocuğun mevcut işitmesinden en etkin bir biçimde yararlanılmasını ve anadilini edinmesini sağlayabilir. Burda önemli faktör eğitimcinin uzmanlığıdır. Kurumumuzda alan mezunu işitme engelliler öğretmeni mevcuttur.